Ağustos 2012

MİTOLOJİK ÇİÇEKLER




Manisa Lalesi
Ölümlü Adonis ile aşk tanrıçası Afrodit birbirlerine aşıktır. Adonis bir gün avlanırken, Afrodit’in eski sevgilisi olan ve bir ölümlüye olan aşkından dolayı Afrodit’i kıskanan, savaş tanrısı Ares tarafından ormanda vurulur. Afrodit yetişine kadar Adonis ölür. Afrodit bir törenle sevgilisinin vücudunu kokular ile ovar ve onu ölüler diyarına götürmek üzere kucaklar, bu sırada Adonis’in kan damlaları ile kokular birbirine karışır ve yeryüzüne dökülerek birer çiçeğe dönüşürler. Bu çiçeğe Adonis ile Afroditin aşkı anısına Anemon denir.

İris -Mezarlık Zambağı-
Zeus ve Hera’nın habercisi olan gökkuşağı tanrıçası İris cennetten aldığı haberleri gökkuşağından geçerek dünyaya taşımaktadır ve latincede adı “cennetin gözü” anlamındadır. İris çiçeği taşıdığı renkler ve çizgiler nedeni ile adını bu tanrıçadan alır. Göz bebeğimize de iris denir ve bu nedenle eski yunanda her insanın cennetten bir parça taşıdığına inanılırmış

Narcissus
Narcissus inanılmaz güzellikte bir delikanlıdır. Annesi ona eğer kendi güzelliğine bakmaz ise uzun bir ömür yaşayabileceğini söyler. Ama Narcissus annesini sözünü dinlemez ve nehirdeki aksine bakar, bu akse aşık olur ve onu yakalamak için suya eğilir, dengesini kaybederek düşer ve boğulur. Öldüğü yerde bir çiçek biter. Bu çiçeğin adı boynu bükük, yere bakan Nergis dir.

Sümbül
Hyacinthus Spartalı yakışıklı bir gençtir. Bu gence hem Güneş tanrısı Apolla hemde batı rüzgarının tanrısı Zefirus aşık olurlar. Onun dikkatini çekmeye çalışırlarken bir disk atma yarışı düzenlerler. Yarış sırasında bir rivayete göre Apollo yanlışlıkla genci vurur ve genç ölür bir rivayete göre de Zefirus kıskançlık nedeni ile hafif bir rüzgar çıkararak Apollon’un diskinin yolunu kaydırarak genci öldürür. İşte Sümbül adını bu gençten alır.

Ağlayan gelin
Hakkari'nin Cilo Dağları'nda yetişen "Ters Lale", dünyanın en nadide çiçeklerinden biridir. Ağlayan gelin diye de anılan bu çiçeğin ismi temelde dinsel bir temaya dayanır. Hıristiyan aleminde var olan bir inanışa göre; İsa çarmıha gerilmeye giderken geçtiği yoldaki tüm çiçekler saygı ile eğilmişler, bir tek Ters Lale dik durmuş, ama İsa’nın ona bakışları ve onun çarmıha gerilişi bu çiçeği o kadar utandırmış ki başını eğip, o gün bu gündür ağlarmış. O nedenle bunu çiçeği Hıristiyanlar kutsal sayıyorlar. Ayrıca geçmişte Hakkari Bölgesi'nde yaşayan Asuri'ler inde her sabah göbeğinden su yaydığı için 'Ağlayan lale' adını verdiği ve bu yüzden kutsal saydığı "Ters Lale", günümüzde de çok değerli ve koruma altına alınmış durumda.(Fritillaria İmperialis , ‘Kejan lalesi’ halk arasında ise Ağlayan Gelin, Kerbela ve Kral lalesi olarak da bilinmektedir.)

Lale
Şirin’in aşkından çöllere düşen Ferhat kırılan kalbi ile dolaşırken gözyaşları çöle dökülür ve her damla kum tanelerinde kırmızı bir çiçeğe dönüşür. Bu çiçeğe lale denir. Lale Anadolu’dan köken alan yüzyıllar boyu bahçelerin baş tacı olmuş bir çiçektir. Osmanlıda bir döneme ismini vermiş, daha sonra Osmanlının çöküşü ile Anadolu’da unutulup, Hollanda da yeniden doğmuştur. İlginç olansa bugün Hollanda’nın sahiplendiği bu Anadolu çiçeği o yıllardaki kıymeti nedeni ile oralara padişahların hediyesi olarak gitmiştir.

Rose
Gül çiçeklerin kraliçesidir.Yunan mitolojisine göre Chloris adlı çiçek tanrıçası tarafından yaratılmıştır. Chloris birgün ormanda ölü bir orman perisi bulur ve onu bir çiçeğe çevirir. Aşk tanrııçası Afroditi, şarap tanrısı Dionysus’u bu çiçeğe birer hediye vermek üzere davet eder. Hediye olarak Afrodit çiçeğe güzellik, Dionysus ise güzel ve hoş kokması için bir nektar verir. Batı rüzgarı tanrısı Zephirus bulutları uzaklaştırır, güneş tanrısı Apollo parlayarak çiçeğin açmasını sağlar. Ve böylece “çiçeklerin kraliçesi” gül doğmuş olur.

alınıtıdır

Sizde Orkide Yetiştirebilirisiniz




ORKİDE YETİŞTİRMEK


Orkideler narin, cazip güzellikte, egzotik görünüşlü çiçekleri ile bütün dünyada en kıymetli çiçeklerin başında yer alır.
Bu çiçeklerin uzun ömürlü ve dayanıklı olması kesme çiçek olarak değerini daha da artırır.
Orkideler , tropik veya yarı tropik bölgelerde yetişen ve süs bitkisi olarak kullanılan bitkilerdir.Orkideler diğer bitkilerden fazla ilgi beklerler.Önemli olan en uygun ortamı sağlayarak bol çeiçek açmalarını sağlamaktır.

ORKİDE YETİŞTİRME VE BAKIMI :
Orkide yetiştirmeye yeni başlanıyorsa mutlaka üzeri bol tomurcuklu ve birkaç çiçeği açmış olgun bir bitki satın alınmalıdır.Bitkiyi almadan önce evde en uygun ortam ve şartlar ayarlanmalı, mevsim kış ise eve getirene kadar soğuktan muhafaza edilmelidir. (Çiçeğin naylon muhafazasının üzerine gazete kâğıdı sarılabilir.)

Güzel ve uzun ömürlü çiçekler için orkidelerin gece ve gündüz arasında 6-8 derece bir ısı farkına ihtiyaçları vardır. Cinsine göre biraz değişmekle beraber, gündüz:20-25, gece:16-17 derece idealdir.
Sabah veya akşam güneşi alan bir pencerenin yakını idealdir. 
Penceredeki bir tül perde ışığı yeteri kadar filtre edecektir. Kış aylarında yapay ışık kullanılabilir. Floresan lambalar bu durumda yeterlidir.Yalnı z, ışığı direkt bitkiye değil de, başka bir yerden bitkinin üzerine yansıyabilecek şekilde yerleştirmek gerekir. Bitkinin günde 12-14 saat ışık alması çiçek yapımını hızlandırır.
Yapraklar ışık açısından iyi bir göstergedir. Koyu yeşil, yumuşak yapraklar bitkinin az ışık aldığını, cinsine göre sarımsı-yeşil veya kızarmış yapraklar ışığın fazla geldiğini gösterir. Yeterli ışık alan orkidenin yaprakları açık , canlı bir yeşil olur.
Orkideler yandan değil, tepeden gelen ışıktan daha çok hoşlanırlar.


SULANMASI :
Musluk suyu kireç ve klor taşıdığı için sprey veya sulama suyu olarak kesinlikle uygun değildir. Yağmur suyu veya memba suyu kullanılmalı, su oda sıcaklığında olmalıdır. Saf su gerekli mineralleri taşımadığı için kullanılmaz. Çoğu cinslerde iki sulama arasında üst toprağın hafif kuruması beklenir.Toprağı n tamamen kurumasına izin verilmemelidir. Toprak ıslak değil, nemli olmalıdır. Yaprak ve çiçekler ıslatılmadan sulanır. Saksı tabağında su biriktirilmez. Orkideler genelde ağaç üstlerinde veya geçirgen ormanaltı çürüntülerinde yetiştikleri için çok iyi drenaj gerektirirler.

Sulama ve püskürtme daima sabahları yapılmalıdır . Akşam sulamalarında bitki kurumaya fırsat bulamaz ve hastalanır.
NEM: Yüksek nem oranı şarttır. Bir püskürtücü ile yapraklarına her sabah ılık su püskürtülmeli,çiç ekler ıslanmamalıdır. Daha iyi bir metod çakıllı tepsi kullanmaktır. Bu aynı zamanda drenaj problemini azaltır ve bitkiyi sıcak tutar. İki metod aynı anda kullanılabilir.
BESİN :
Orkideler için hazırlanmış bir sıvı gübre ile yaz aylarında 2, kışın 4 haftada bir beslenir. Aşırı gübreleme faydadan ziyade zarar verir. Önerilere dikkatle uymalıdır.




SAKSI DEĞİŞTİRME :
Bitki sağlıklı görünüyorsa mümkün olduğu kadar saksı değiştirilmemelidir. Saksıdan çıkan birkaç kök önemli değildir. Değiştirme yapılacaksa çiçeksiz bir döneme denk getirilir. (Normal toprak kullanılmaz. Bulunabilirse orkide için hazırlanmış özel torf kullanılmalıdır. ( ağaç kabuğu, yaprak çürüntüsü, yosun ve bitkisel kömürden hazırlanmış karışımlardır).
Uygun torf bulunamazsa bahçe ürünleri satan her yerde bulunabilen hindistan cevizi lifleri kullanılabilir. Yeni saksı eskisinden sadece bir numara büyük olmalıdır.
HAVALANDIRMA :
Orkideler aşırı sıcak, kuru ve havasız ortamları hiç sevmez. Kış aylarında bile havadar mekan ister. Ancak hava cereyanından korumak şarttır. Pencere önleri bu yüzden pek ideal değildir. Bulunduğu ortam bitkiye direk rüzgar gelmeyecek şekilde her gün havalandırılır. Cam açılamadığı zaman vantilatör çalıştırılması da gerekli sirkülasyonu sağlayacaktır. Bitkiler ilkbahar sonlarında korkmadan dışarı çıkarılabilir. Orkideler bundan hoşlanır ve sağlıklı gelişir. Balkon veya bahçenin rüzgardan korunaklı, gölge bir yerinde havalar soğuyana kadar tutulabilir. Güneş yaprakları yakabileceğinden gölge şarttır. Gölge yoksa koyu renk bir tül veya şemsiye ile de korunabilir.
HASTALIKLARI : 
Yapraklarda kahverengi nokta veya lekeler
Lekeler sert ise direkt gün ışığından olabilir. Lekelere dokunulmaz. Bitki biraz gölgeye çekilir. Lekeler yumuşaksa mantar demektir. Hasta dallar derhal kesilip alınır.
Büyüme bozukluğu
Dallar yan veya aşağı sarkarak büyüyorsa ışık veya sulama yetersiz olabilir.
Küflenme
Yapraklarda küflenme görünüyorsa serin ortamda aşırı nemlendirme yapılıyor olabilir. Akşamları sulama ve püskürtmeden kaçınılmalıdır.
Çiçek açmayan bitki
Bakımı doğru yapılıyor ve bitki sağlıklı ise daha fazla ışık gerektiğini gösterir. (Yapay ışık)
Gece-gündüz yeterli arasında ısı farkı yoksa çiçeklenme olmayabilir. Zira bitkinin tomurcuk yapabilmesi için gün ışığında ürettiği besini gece dinlenme sırasında depolaması gerekir. Gece yüksek ısı varsa bu besin harcanır. Dolayısı ile tomurcuk yapamaz.
Tomurcuk dökülmesi
Büyük ihtimalle sulama yetersiz veya ortam fazla kuru olabilir. Yeni alınmış bitkilerde çok görülür.
Hijyen
Bitkinin sararmış yaprak ve çiçek sapları mutlaka steril bir makasla kesilmelidir.
Böcek türü zararlılar orkidelerde pek görülmez. Seyrek olarak kabuklu bit olursa alkollü bir pamukla temizlenir.



























Güzelavratotu


Güzelavrat otu (Atropa belladonna veya Atropa bella-donna),patlıcangiller familyasına ait çok yıllık otsu bir bitkidir. "Atropin" denilen madde bu bitkinin halüsinojenik özellikleri olan oldukça zehirli yemişleri boyunca olan yapraklarından elde edilir.


Kadınlarda güzelavrat otudurlar güzeldirler ama yavaş yavaş zehirlerler.Bir Filmden güzel bir sahne



HANGİ ÇİÇEKSİN?

Hangi Çiçeksiniz



Ocak-papatya
Şubat-menekşe
Mart-lale
Nisan-Kırmızı Gül
Mayıs-açelya
Haziran-Beyaz Gül
Temmuz-Pembe gül
Ağustos-Kahkaha çiçeği
Eylül-Kaynana dili
Ekim-Mimoza
Kasım-Orkide
Aralık-Saray Çiçeği:hezaren

Hangi Bitkisiniz?


Dogum Tarihinize Gore Hangi Bitkisiniz? Siz Seçin

Çarşamba, 21 Şubat 2007 
Ocak 1 - 9 --- Isirgan otu
Ocak 10 - 24 --- Ebemgumeci
Ocak 25 - 31 ---Dereotu
Subat 1 - 5 --- Bildigimiz ot
Subat 6 - 14 ---Cimen
Subat 5 - 21 --- Maydanoz
Subat 22 - 28 --- Kivircik
Mart 1 - 12 --- SarmasIk
Mart 13 - 15 ---Dereotu
Mart 16 - 23 ---Ebemgumeci
Mart 24 - 31 --- Bildigimiz ot
Nisan 1 - 3 --- Isirgan otu
Nisan 4 - 14 ---Kivircik
Nisan 15 - 26 ---Ebemgumeci
Nisan 27 - 30 --- Maydanoz
Mayis 1 - 13 --- SarmasIk
Mayis 14 - 21 ---Cimen
Mayis 22 - 31 ---Dereotu
Haziran 1 - 3 --- Ebemgumeci
Haziran 4 - 14 ---Maydanoz
Haziran 15 - 20 --- Isirgan otu
Haziran 21 -24 ---SarmasIk
Haziran 25 - 30 --- Bildigimiz ot
Temmuz 1 - 9 ---Ebemgumeci
Temmuz 10 - 15 --- Isirgan otu
Temmuz 16 - 26 ---Cimen
Temmuz 27 - 31 --- Bildigimiz ot
Agustos 1! - 15 --- SarmasIk
Agustos 16 - 25 ---Ebemgumeci
Agustos 26 - 31 --- Maydanoz
Eylul 1 - 14 ---Cimen
Eylul 15 - 27--- Bildigimiz ot
Eylul 28 - 30--- Isirgan otu
Ekim 1 - 15 ---SarmasIk
Ekim 16 - 27 --- Maydanoz
Ekim 28 - 31 ---Kivircik
Kasim 1 - 16 --- Dereotu
Kasim 17 -30 ---Bildigimiz ot
Aralik 1 - 16 ---Isirgan otu
Aralik 17 - 25 --- SarmasIk
Aralik 26 - 31 ---Cimen

ÇİÇEK İLE SUYUN HİKAYESİ

ÇİÇEK VE SU 

Günün birinde bir çiçekle su karsilasir ve arkadas olurlar. 
Ilk önceleri arkadaslik olarak devam eder iliskileri. 
Tabii ki her zaman lazimdir arkadaslik birbirini tanimak için. 
Gel zaman git zaman, çiçek o kadar mutlu olur ki suyun yaninda, içi içine sigmaz olur artik ve anlar ki suya asik olmustur. 
Ilk kez asik olan çiçek etrafa kokular saçmaya baslar `Sirf senin hatirin için ey su,` diye. 
Öyle bir zaman gelir ki artik su da içinde çiçege karsi bir seyler hissetmeye baslar. 
Farkeder ki `Çiçege asik oldum.` Ama su da ilk defa asik oluyordur. 
Günler ve aylar birbirini kovalar ve çiçek `Acaba su beni sevmiyor mu?` diye düsünmeye baslar. 
Çünkü su pek ilgilenmemektedir çiçekle... Halbuki çiçek aliskin degildir böyle bir sevgiye. 
Ve dayanamaz bir gün, çiçek suya `Seni seviyorum.` der. Su `Ben de seni seviyorum.` diye cevaplar. 




Aradan zaman geçer ve çiçek yine suya `Seni seviyorum.` der. Su `Ben de.` der. Çiçek sabirlidir. 
Bekler, bekler, bekler... Artik öyle bir duruma gelir ki, çiçek koku saçamaz olur artik etrafa. 
Ve son kez suya `Seni seviyorum.` der. Su da `Sana söyledim ya, ben de seni seviyorum.` der. 
Ve gün gelir çiçek yataklara düser. Hastalanmistir çiçek artik. Rengi solmus, çehresi sararmistir çiçegin. 
Yataklardadir artik çiçek, su da basinda bekler öylece çiçegin yardimci olmak için. 
Ama bellidir ki artik çiçek ölecektir ve son kez zorlukla basini döndürerek çiçek, suya der ki: 
`Seni ben gerçekten seviyorum.` Çok hüzünlenir su bu durum karsisinda . ve son çare olarak bir doktor çagirir. 
Doktor gelir ve muayene eder çiçegi. Muayeneden sonra söyle der doktor: 
`Hastanin durumu ümitsiz, artik elimizden bir sey gelmez.` 
Su merak eder sevgilisinin ölümüne sebep olan hastalik nedir diye, ve sorar doktora `Hastaligi nedir?` diye, 
Doktor söyle bir bakar suya ve der ki `Çiçegin bir hastaligi yok dostum, 
bu çiçek sadece susuz kalmis, ölümü onun için.` der. 
Ve anlar ki su artik, sevgiliye sadece `Seni seviyorum.` yetmemektedir.. 

Not :Alıntıdır

MENEKŞE


Menekşe:
Her yılın çoğu döneminde çiçekli muhteşem çiçek en küçük yerlerde bile yer bulduğundan çok ünlü bir çiçektir.
Menekşe bitkisinin yetiştirilmesi, bakımı ve sulanması:
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.

*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına veçiçeklerine fayda sağlamaz.

*Hava akımlarından kolay etkilenen Menekşe bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında menekşenin bulunduğu ortam 14-15 derecenin altına düşmemelidir.
Sulamada en önemli unsurlar;
-Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunarak susuz bırakılmamasına dikkat edilmelidir.

-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacını tamamen gidermek için Haftada en az iki kere sulanmalıdır.

-Su bitkinin her bölümüne ulaştırılmalıdır.

-Sulanmadan sonra bitkinin tabağında su kalmamasına çok dikkat edilmelidir.

-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde olmalıdır.

-Sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su ile yapılmalıdır.

-Menekşede çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.

*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
*Sık sık saksı değiştirmek, büyük olan saksılar menekşenin gelişmesine çok büyük engellerdir.
Menekşe Bitkisinin Çoğaltılması:
*Menekşenin çoğaltılması bitkinin köklerinden ayırma yöntemiyle olabilir.
*Bitkinin kökünden çıkarak üst kısımlara uzanan ince kısımlar bitkiye benzeyen yeni bitkiler oluşturur.
*Bu yeni bitkileri alıp başka saksılara dikerek yeni menekşeleri oluşturabiliriz.
*Bu yöntem hem kolay hem de zahmetsizdir.

Mor Menekşe
Pembe Menekşe
Menekşe Bitkisi, Menekşe Çiçeği, Menekşe Ev Çiçeği, Menekşe Bitkisi Bakımı, Menekşe Bitkisi Yetiştirilmesi, Menekşe Bitkisi Sulanması, Menekşe Bitkisi Toprak - Saksı Değişimi ve Menekşe Bitkisi Budanması
Bordo Menekşe
Menekşe Bakımı, Yetiştirilmesi, Sulanması, Toprak - Saksı Değişimi ve Budanması Hakkında Genel Bilgiler
Menekşeler

Gül Yaprağı(Hikaye)

GÜL YAPRAĞININ HİKAYESİ






  • Uzakdoğu'da bir budist tapınağı, bilgeliğin gizlerini aramak için gelenleri kabul ediyordu.
  •  Burada geçerli olan incelik; anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti.
  •  Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı kapıda öylece durdu ve bekledi. 
  • Burada sezgisel buluşmaya inanılıyordu, o yüzden kapıda herhangi bir tokmak, çan veya zil yoktu. 
  • Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki budist, kapıda duran yabancıya baktı. 
  • Bir selamlaşmadan sonra sözsüz konuşmaları başladı. 
  • Gelen yabancı, tapınağa girmek ve burada kalmak istiyordu.
  •  Budist bir süre kayboldu, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yabancıya uzattı. 
  • Bu, yeni bir arayıcıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. 
  • Yabancı tapınağın bahçesine döndü, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. 
  • Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. 
  • İçerideki budist saygıyla eğildi ve kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı..


Kardelen İle Hercai Çiçeğinin Hikayesi


Kardelen İle Hercai Çiçeğinin Hikayesi



Asırlar önce birbirini çok seven iki çiçek varmış. Bunlardan erkek olan sevgilisini o kadar çok seviyormuş ki baharda açtıklarında diğer çiçeklerden onu kıskanıyormuş. Buna dayanamayan erkek çiçek baharda binlerce çiçeğin içinde açmak ve kalabalığın içinde kaybolmak yerine kışın dondurucu soğuğunda açarak canından çok sevdiği sevgilisini daha fazla görmeyi hayal etmiş. Yine bahar gelmiş tüm çiçekler toprağı yedi renge boyamış. Erkek çiçek kışın kurduğu hayallerini anlatmış. Dişi çiçek de sevgilisinin fikirlerini çok beğenmiş ve bir dahaki sefere hiç kimsenin açmaya cesaret edemediği kışın dondurucu soğuğunda açmak için sözleşmişler. Bahar bitmiş yaz geçmiş ve kış gelmiş. Sevgilisine kavuşma hayalleri ile yerinde duramayan erkek çiçek karın bir yorgan gibi kapladığı toprağı delerek yeryüzüne çıkmış..

Bembeyaz karlar içinde o renkleriyle göz kamaştıran sevgilisini aramış aramış aramış... Ama bulamamış. Ümidini yitiren erkek çiçek bir süre sonra üzüntüsünden boynunu eğmiş ve soğuğun şiddetine daha fazla dayanamayarak hayatını kaybetmiş...

Boynu bükük kardelen çiçeğinin hikayesi işte böyle.. İşte o günden sonra aşkı için kışın dondurucu soğuğuna bile aldırmadan karların içinde açan çiçeğe kardelen ve ona sadık kalmayıp aldatan sevgiliye de hercai adı verilmiş.. Eski çağ bilginlerinin kardelene süt çiçeği adını vermelerinin sebebiyse onun o yıllarda bilinen en beyaz çiçek olmasından kaynaklanıyor. Rengi ve görünüşü nedeniyle kardelen her zaman saflığı temizliği sembolize etmiştir.

O gün bu gündür karda açan ve sevgilisini bekleyen çiçeğe “Kardelen
Sevgilisini yarı yolda bırakan çiçeğe de “Hercai” denilir.
İşte bu yüzden hayırsız sevgiliye “Hercai”diye hitap edilir.

PEYGAMBER KILICI(hikaye+tarif)

Ağzı olup dili olmayan çiçek:PEYGAMBER KILICI

Bakımı, yetiştirilmesi,yeşilliği çok güzel bir çiçektir.Türkiyedeki anlamıyla boyu 1metreyi aşarsa ev sahibi olacağın yada dileğini yerine getiren çiçekdir o;


 Butun bitkileri oldurmeyi becerebilirsiniz ama bunu asla olduremezsiniz. Cok saglam bir bitkidir. Evinizde biraz yesillik olsun istiyorsaniz ama cicek bakimiyla ugrasmak istemiyorsaniz veya buna zaman bulamayan bir insansaniz kesinlikle bu bitkiyi almalisiniz.

Peygamber kilici hem gunes isiginda hemde golgede buyur. Kuru havadan, uzun sure susuz kalmaktan yada cereyanda kalmaktan etkilenmez. Fakat kis aylarinda asiri sulanirsa veya cok soguk bir odada uzun sure bulundurulursa kolayca curuyup olur.



Çiçekde açabiliyor peygamber kılıcı eğer yerini severse

Bakımı:
Isi: Normal oda sicakligi ideal.
Isik: Aydinligi sever fakat golgeli bir yerdede yetisebilir.
Su Miktari: Ilkbahardan kisa kadar birazcik sulayin. Kis ayinda ise 1.5-2 ayda bir sulayin.
Nem: Nemli bir ortama ihtiyaci yok.
Saksi Degistirme Zamani: Bitki cok cogalipta saksisina sigmamaya basladigi zaman degistirebilirsiniz.
Cogaltma: Peygamber kilici arsiz bir cicektir. Cok cogalir. Ana cicegin yaninda yavrulari cikar. Bunlari ayirip ayri bir saksiya dikebilirsiniz.


Bu küçük bir peygamber kılıcı




BU İSE ERİŞMİŞ BİR PEYGAMBER KILICI        

Açelya(şiir)

Açelya






Açelya                                                        
nazlı bir ceylandır.
Dayanamaz meltemlere
savrulur,
kırılır.                                      

Onlar bilirler ki
fırtınadan daha beterdir
Yüreğine işleyen sızı.
Gözlerinden süzülen
birkaç damla gözyaşındadır
yürek acısı.



Açelya
biraz ürkek,
biraz titrek,
biraz masum ve sevecen
ve ellerinden
kabullenmekten başka bir şey gelmeyen
Açelya!

Bağışla bizi
Güvenmeyi öğrenemedik sana.

Şubat 2002 - İZMİR

AÇELYA(tarif)

Açelya:
Değişik birçok renge sahip açelya çiçeklerini belli bir süre korur.
Açelya bitkisinin yetiştirilmesi, bakımı ve sulanması:
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.

*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına veçiçeklerine fayda sağlamaz.


*Hava akımlarından kolay etkilenen açelya bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında açelyanın bulunduğu ortam 14-15 derecenin altına düşmemelidir.

Sulamada en önemli unsurlar;


-Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunarak susuz bırakılmamasına dikkat edilmelidir.


-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacını tamamen gidermek için haftada en az iki kere sulanmalıdır.


-Su bitkinin her bölümüne ulaştırılmalıdır.


-Sulanmadan sonra bitkinin tabağında su kalmamasına çok dikkat edilmelidir.


-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde olmalıdır.


-Sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su ile yapılmalıdır.


-Açelyada çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.


*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
*Sık sık saksı değiştirmek, büyük olan saksılar açelyanın gelişmesine çok büyük engellerdir.
*Suya ihtiyacı çok olduğundan ötürü saksı su dolu bir kovaya daldırılıp 1-2 dakika toprak bölümü sulanmalıdır.
Açelya Bitkisinin Çoğaltılması:
*Açelyanın çoğaltılması bitkinin köklerinden ayırma yöntemiyle olabilir.
*Bitkinin kökünden çıkarak üst kısımlara uzanan ince kısımlar bitkiye benzeyen yeni bitkiler oluşturur.
*Bu yeni bitkileri alıp başka saksılara dikerek yeni açelyalar oluşturabiliriz.
*Bu yöntem hem kolay hem de zahmetsizdir.


Açelya   
Açelya  
Açelya Bitkisi, Açelya Çiçeği, Açelya Ev Çiçeği, Açelya Bitkisi Bakımı, Açelya Bitkisi Yetiştirilmesi, Açelya Bitkisi Sulanması, Açelya Bitkisi Toprak - Saksı Değişimi ve Açelya Bitkisi Budanması 
Açelya  
Açelya Bitkisinin Bakımı, Yetiştirilmesi, Sulanması, Toprak - Saksı Değişimi ve Budanması Hakkında Genel Bilgiler 





























Manolya(Tarif2)

  

Sn. Hümeyra Özdamar web sitesinden alıntıdır.***.


MANOLYA (Magnolia)
Manolya süs ağaçları içinde en gösterişlilerinden biri olup Amerika’dan Asya’ya bütün kuzey yarıkürede yetiştirilir. Genelde yetiştirilmesi zor diye düşünülmekle beraber bu pek doğru değildir. Manolya fidanı ilk birkaç yıl ihtimam gerektirir. Sonrasında fazla bakım istemez.
Ağaç veya çalı formunda büyütülür.Manolya türleri iki ana gruba ayrılır.
YAZ MANOLYASI
Daha çok yüksek bir çalı formundadır. Yaprağını döker. İlkbaharda daha yaprakları çıkmadan çiçeğe donanır. Çiçekleri genelde pembe-mor renkte açar. Star manolya cinsi ise yıldıza benzer iri beyaz çiçeklere sahiptir. Yaz manolyası çiçeklerini dökerken yaprakları çıkar. Bitki yaz boyunca tek tük çiçek vermeye devam eder.
KIŞ MANOLYASI
Meşinimsi parlak yaprakları, iri beyaz çiçekleri ile son derece gösterişli bir ağaçtır. Yavaş gelişmekle beraber yetişkin çağında 15 metreye kadar boylanabilir. 
Tabak iriliğindeki çiçekleri haziran–eylül arası devamlı açar.Nefis meyvamsı bir kokuya sahiptir. Çiçekleri yakından koklandığı zaman derhal kahverengiye dönüşür. Kış manolyası ilkbaharda yapraklarının bir kısmını sarartıp dökebilir. Peşinden taze filizler geliyorsa bu endişe verici bir şey değildir.

Manolya için güneşli veya hafif gölge bir yer uygundur. Humuslu toprağı sevmekle beraber kireç taşımayan bütün topraklarda yetişir. Yalnız drenaj iyi olmalı, fidan dikilecek yer bolca yanmış gübre veya kompost katılarak iyice işlenmelidir. Fidan ilkbaharda saksı içinde alınarak dikilir. Fazla derin dikilmemelidir. İlk yıllarda bolca sulamak gerekir.
Ağacın dip kısmı hiçbir zaman kazılmamalıdır. Kılcal köklerin zedelenmesi bitkiye zarar verir. Yabani otlar el çapası ile dikkatlice alınabilir. 
BUDAMA: Manolya budama gerektirmez. İstenmiyen dallar varsa çiçekleri geçtikten hemen sonra kesilir. Özellikle yaz manolyası en geç haziranda budanır. Fazla budama manolyaya iyi gelmez.

Manolya(Tarif)


Manolyaların yetiştirilmesi






  • Yaz sonunda çiçeklerden sonra oluşacak tohum kozalaklarından olabileceği gibi , en çabuk ve garantili yöntemi, havadan dal köklendirilmesiyle yapılıyor.
  •  Bu iş için boy hizanızdaki bir dalı çakıyla eninden, yarısına kadar dikine kesin, bu yarığı dalı kırar gibi 3-4 cm. ayırın. 
  • İçerisine köklendirme tozu serpip üzerine 10 cm. toprak sıvayıp bir torbayla büzün(bone gibi), 2 aya karar o topraklı kısım kök dolacak. 
  • İşlem yaptığınız yerin 2 cm. gerisinden dalı kesin, toprağa dikin… 
  • Tohumla üretim yavaş oluyor.
  • İyi bir cinsli türle aşı yapılmışsa, ilk baştaki yaprağı yeşil altlı tür çıkabiliyor. 
  • Unutmayın, yaprak altı kahverengi kadife kaplı gibi türler hem daha iyi çiçek açıyor, hem de toprakta iyi gelişiyorlar.


Murat Pilevneli.

Manolya(hikaye2)


Şehirli Bitki,Manolya
İşte bana bahçe işlerini sevdiren biri
manolya
Her şey Floransa’da gördüğüm manolyalarla (Magnolia Grandiflora) başladı. Denedim, oldu, sevdim ve bugüne geldim. Bana “çok naziktir, kök sistemi anormaldir, evi çökertir, çiçek açmasını beklersen eline baston ve torunlarını alırsın” dediler. Ama yanıldılar. Yılmadım. Araştırdım. Bugün bir sürü manolyam var, yaptığım işlerde de bolca kullanmaya dikkat ediyorum. Hatta bir tanesinde abartıp havuzun çitini manolyadan yaptım. Düşünsenize kokulu çit…(çitinizin, budama zamanı çiçekler geçince, ağustosa doğru yapılır unutmuyın!)manolyaAvrupanın ılıman güney bölgelerinde, İngiltere’de birçok yerde, Amerika’nın California bölgesinde manolyaları soğuk rüzgârlardan korumak için duvar diplerine dizi dizi dikiyorlar. Duvarın 70-80 cm. dışından, ikinci duvar gibi buduyorlar. Yani bu bitkinin bugüne kadar bina temellerine zarar vermediği kanıtlanmış. (Devleşmiş manolyalar temele biraz sorun yaratabilir, onuda kök budamasıyla kontrol edebilirsiniz.)Manolya bilinenin aksine zahmetsizdir. Aşırı rüzgâr almadığı zaman çok hızlı gelişir. (Senede 75 cm.) Rüzgârlı bölgelerde adaptasyonu yavaş olur ama bir iki sonra toparlanıp gelişir. Bakıma bayılır. Gece, yapraklarının yıkanması suretiyle sulanmaya bayılır. Çam iğnelerini, ıhlamur ya da kayın yapraklarını kök yüzeyinde hissetmek ister. Aslında siz siz olun manolyayla bazı bitkileri beraber dikin. Akçaağaçların her türü, ıhlamur, kayın gürgen, meşe, çam ve kendi türünün yaprak döken, ilkbaharda açan örneklerini (Japon manolyası, lale ağacı, ya da çıplak manolya gibi bir sürü ismi var ama doğrusu sadece manolya) manolyayla yan yana dikebilirsiniz. Tüm bu saydıklarım yaprak dökümüyle doğal gübre vazifesini yerine getireceklerdir.manolya
İlk dikimde bitkiye biraz gaz vermek için kestane toprağını normal toprakla harmanlayarak dikebilirsiniz. Kireçli topraklarda yaprak sararması oluşursa ilkbaharda toprak yüzeyine, kök üzerine, toz kükürt yada toprak asitlendirici toz döküp hemen sulayın.Manolyalar çapalanmaktan hoşlanmaz, kökleri yüzeyseldir, zenginlik olsun diye dibini havalandırıp gübrelemeyin. Sadece büyükbaş hayvan gübresi severler!. Güvercin gübresinden nefret ederler (çok kireçli!). Manolyalara çok çiçek açtırmak için potasyumlu gül gübresi verin. Açan çiçekler bir iki gün dayanıyor, gösteri bitkinin büyüklüğüne göre ağustos ortasına kadar devam edebiliyor. Limonata gibi kokan çiçekleri yakından koklarken burnunuzu sürerseniz, ne yazıktır’ki vücut yağınızla reaksiyona geçip yarım saatte kararıyorlar…Bence, dikkatlice, çiçeği açmamış yeni sürgün dalı kesip, vazoya alın, 2 gün ev içini kokuya boğacaktır.Manolya sorun yaratacak kadar fazla geliştiğinde istediğiniz her yerini budayabilirsiniz. Ligusturumun devi muamelesi yapabilirsiniz. Ama unutmayın ki her kestiğiniz dal, o sene açacak çiçekleri de beraberinde götürecektir.Manolya ellenmediği takdirde çam gibi yerden dallı gelişir. Hatta o kadar gelişir ki bir dip dal 10 m.lik uzaklığa kadar gidebilir. (İstanbul Hilton Oteli’nin bahçesini görün, mükemmel örnekleri var orada…Aman alt dallarını budayalım, boya gitsin derseniz büyük hata, siz ellemesenizde o büyümeye devam edecektir!) Kar yağışında yumuşak yapısı zarar görebilir. Aşırı yük dallarını kırabilir, bitkiyi hırpalamadan kardan kurtarın, tazyikli suyla tepedeki karı indirmeye çalışmayın, bitki donabilir!.Magnolia little gem
Poyraza kapalı alanlar dikim için daha uygundur. Onun dışında güneşi de, yarı gölgeli alanları da kabul edebilir. Bahçeniz kireçli topraklıysa, siz inatla manolya istiyorsanız, dev saksılarda uygun toprakla, turunçgiller gibi gelişebilir. Yeter ki, 3-4 senede toprağını bonsai gibi değiştirin (zor…). Bu bitkinin teraslar için üretilmiş minyatür tipi de var, ismi “Magnolia Little Gem”. Küçücük ve o boyuyla bir sürü çiçek açıyor. Bu manolyalar sizi kesmedi, ev içerisinde yaşaşayan, yaprağını döken bir tür daha var, onuda deneyebilirsiniz (Magnolia virginiana).Magnolia virginiana
Manolya, Karadeniz’in ılıman, her bölgesinde yetişebilir. Havada rutubet isterler, en önemlisi de, manolyalar hava kirliliğine dayanıklıdır. Kısacası bu bitki mükemmel şehir ağacıdır. Yollarda sağlı sollu dikilince süper durur, otobanlar ya da arabayla geçilen yerlerde değil unutmayın !!!, Taksim’den Harbiye’ye giden cadde ile Nişantaşı’ndaki bir büyük cadde, manolyalı… Bu dikimde (Nişantaşı) direkt olmasa da benim de katkım var. Fikri ben vermiştim, diktiler. Bir tek nisan, mayıs aylarında yaprak değiştirirken ortalığı kirletiyorlar, ama hemen taze yeşil yapraklarını, ardından da çiçeklerini açıyor.İzmir bölgesinde çok kullanılan bir tür yaprakları yuvarlak uçlu, daimi yeşil manolya var.M.Grandiflora türleri 10-15 yaşından sonra bol çiçek açarken bu tür, Magnolia Ruff, 3-4 yaşında açmaya başlıyor. En çok 6-7 metre büyüyebiliyor. Diğerleri 20 mt. kadar çıkıyor.manolyaManolyaların üretimi yaz sonunda çiçeklerden sonra oluşacak tohum kozalaklarından olabileceği gibi , en çabuk ve garantili yöntemi, havadan dal köklendirilmesiyle yapılıyor. Bu iş için boy hizanızdaki bir dalı çakıyla eninden, yarısına kadar dikine kesin, bu yarığı dalı kırar gibi 3-4 cm. ayırın. İçerisine köklendirme tozu serpip üzerine 10 cm. toprak sıvayıp bir torbayla büzün(bone gibi), 2 aya karar o topraklı kısım kök dolacak. İşlem yaptığınız yerin 2 cm. gerisinden dalı kesin, toprağa dikin… Tohumla üretim yavaş oluyor.manolyaİyi bir cinsli türle aşı yapılmışsa, ilk baştaki yaprağı yeşil altlı tür çıkabiliyor. Unutmayın, yaprak altı kahverengi kadife kaplı gibi türler hem daha iyi çiçek açıyor, hemde toprakta iyi gelişiyorlar.Murat Pilevneli.

Back to Top