Kardelen İle Hercai Çiçeğinin Hikayesi


Kardelen İle Hercai Çiçeğinin Hikayesi



Asırlar önce birbirini çok seven iki çiçek varmış. Bunlardan erkek olan sevgilisini o kadar çok seviyormuş ki baharda açtıklarında diğer çiçeklerden onu kıskanıyormuş. Buna dayanamayan erkek çiçek baharda binlerce çiçeğin içinde açmak ve kalabalığın içinde kaybolmak yerine kışın dondurucu soğuğunda açarak canından çok sevdiği sevgilisini daha fazla görmeyi hayal etmiş. Yine bahar gelmiş tüm çiçekler toprağı yedi renge boyamış. Erkek çiçek kışın kurduğu hayallerini anlatmış. Dişi çiçek de sevgilisinin fikirlerini çok beğenmiş ve bir dahaki sefere hiç kimsenin açmaya cesaret edemediği kışın dondurucu soğuğunda açmak için sözleşmişler. Bahar bitmiş yaz geçmiş ve kış gelmiş. Sevgilisine kavuşma hayalleri ile yerinde duramayan erkek çiçek karın bir yorgan gibi kapladığı toprağı delerek yeryüzüne çıkmış..

Bembeyaz karlar içinde o renkleriyle göz kamaştıran sevgilisini aramış aramış aramış... Ama bulamamış. Ümidini yitiren erkek çiçek bir süre sonra üzüntüsünden boynunu eğmiş ve soğuğun şiddetine daha fazla dayanamayarak hayatını kaybetmiş...

Boynu bükük kardelen çiçeğinin hikayesi işte böyle.. İşte o günden sonra aşkı için kışın dondurucu soğuğuna bile aldırmadan karların içinde açan çiçeğe kardelen ve ona sadık kalmayıp aldatan sevgiliye de hercai adı verilmiş.. Eski çağ bilginlerinin kardelene süt çiçeği adını vermelerinin sebebiyse onun o yıllarda bilinen en beyaz çiçek olmasından kaynaklanıyor. Rengi ve görünüşü nedeniyle kardelen her zaman saflığı temizliği sembolize etmiştir.

O gün bu gündür karda açan ve sevgilisini bekleyen çiçeğe “Kardelen
Sevgilisini yarı yolda bırakan çiçeğe de “Hercai” denilir.
İşte bu yüzden hayırsız sevgiliye “Hercai”diye hitap edilir.

Back to Top