Manolyam(Hikaye)

manolya
hayatımda beni en çok etkileyen bitkilerden birisidir. hala inanılmaz duygu bağlarıyla bağlı olduğumu yakaladım kendimde.

çok küçüktüm. teyzemler, yapıldığı zamanlarda konak olarak görülen eski, dört katlı bir evde yaşarlardı. samsun'da çok vardı o zamanlar. rum evleri ve cumbalı kafesli türk evleri yani...
evin dört katı da kullanılıyordu ve döner trabzanlı merdivenlerle çıkılıyordu. 
oturma odasında, duvarlardaki tabloların bir tanesinde manolya çiçeği resmedilmişti. gözümü ondan alamazdım gittiğimde; ilk okuldaydım sanırım o zamanlar. 
bizim yaşadığımız ev de üç katlı ahşap bir rum eviydi. bahçesinde manolya ağaçları vardı.
samsun o yıllarda manolya cennetiydi sanki. 
daha sonra, 56 evler denilen semtteki bütün bahçelerdeki manolya ağaçlarının kesildiğine, tek bir bahçe bırakılmadan apartmanlar yapıldığına şahit oldum. 
yıllar sonra bu semtte yaşadığım evin arkasındaki büyük bahçeli eski 56 evler evlerinden birisi buna yıllarca direndi. yaşlı bir kadındı sahibi. iki tane yetişkin kızı vardı. onlar müteahhite verip apartman saibi olmayı istiyorlar ama yaşlı kadın direniyordu. bir süre sonra kadın öldü. bir ay sonra ev yıkıldı ve yerine bahçesi olmayan kocaman bir apartman dikildi. 
bahçesindeki manolya ağaçlarının sökülüp değil, kesildiğini annemden öğrendim telefonda. başka kentte, üniversitedeydim o sıralarda. 

sanırım şimdi sadece büyük parkta kaldı bir kaç manolya. üzgünüm
!

Leave reply

Back to Top